Balkanların Bilgesi

Şehrin ismi eski Yunan dilinde "sophos" kelimesinden türemiştir ve anlamı kutsal bilgelik demektir.

Şehre geldiğiniz anda Sovyet etkisi ilk göze çarpan şey. Geniş caddeler, blok halindeki yapılar ve mimarisiyle, tramvay ve elektrikli otobüsleri (troleybüs) ile size 70'li yılların şehri izlenimi veriyor. Hiç vakit kaybetmeden şehri keşfetmeye başlıyoruz.

İki din bir şehir
Alexander Nevski Katedrali şehrin en güzel ve gösterişli yapılarından birisi. Hatta Sofya'nın sembolü haline gelmiş bir yapı. 1877-1879 Osmanlı-Rus savaşında (93 harbi) hayatını kaybeden rus askerleri anısına yapılmış bir Rus kilisesi. Rus kilisesi diyorum çünkü rehberimiz Levent bey rus ve bulgar kiliselerinin mimari olarak birbirinden ayrıldığını söyledi. Alexander Nevski ise bir rus çarı. Bina yaklaşık 20 yılda tamamlanmış ve ortodoks dünyasının en büyük ikinci katedrali konumunda (Birincisi Moskova'da kurtarıcı İsa katedrali). İçeride maalesef fotoğraf çekmek yasak fakat söylemeliyim ki gördüklerinizi unutmanız pek mümkün olmayacak. Klasik kilise mimarisi dışında süslemeleri ve aydınlatmalarıyla bizi kendisine hayran bırakıyor. Buradan ayrılmadan önce katedralin alt katındaki Ulusal Sanat Galerisi'ni de gezebilirsiniz.

Şehirde dolaşırken ezan ve çan seslerini duymak mümkün. Bu da burada uyum içerisinde yaşandığını ve insanların birbirine saygı gösterdiğinin bir işareti olarak bizi mutlu ediyor. İlk durağımız da bir kilise oluyor.

Banyabaşı (Banya Bashi) Camii
bir sonraki durağımız. Şehrin tam da merkezinde yer alan bu cami Osmanlı'dan günümüze kalan tek eser. Diğer yapılar bağımsızlıktan sonra kaldırılmış veya başka amaçlı yapılara dönüştürülmüş. Mimar Sinan tarafından tasarlanan cami 1567 yılında yapılmış. Hayırsever bir adam olan Kadı Seyfullah tarafından kurulduğu bilindiği için Seyfullah Efendi Camii diye de anılır. Mimari olarak ilk dikkat çeken büyük kubbesi ve uzun minaresidir. Örme tuğla tekniğiyle yapılan caminin son cemaat yeri ve kemer aynaları ise kesme taştır. Evliya çelebi burayı ziyaretinde "Sofya'nın en yüksek minareli en güzel camisi" demiştir. Ayrıca caminin hemen arkasında ise Sofya Merkez Hamamı, yan tarafında ise Tsum adlı bir alışveriş merkezi (pazar) bulunur. Bu yapıların dışında, Boyana kilisesi, 1474 yılında Fatih Sultan Mehmet tarafından yaptırılan şu anda Ulusal Arkeoloji müzesi olarak kullanılan Büyük Cami, Sofya hayvanat bahçesini gezebilir, şehrin birbirinden güzel parklarında vakit geçirebilirsiniz.
Türk mutfağı etkisi
Bulgar mutfağı ile Türk mutfağı arasında çok fazla benzerlik var. Osmanlının uzun süre bu bölgeyi yönettiğini düşünürsek bu çok da şaşırtıcı gelmiyor. Güzel bir restoran bulup menüye göz atıyoruz;
Banitsa (Bulgar böreği, peynirlisini denemelisiniz.)
Tarator (Soğuk çorba)
Shkembe chorba (Bildiğimiz işkembe çorbası)
Kebapche (Kebap oluyor kendileri. Her ne kadar dana eti kullansalar da, bazı yerlerde domuz kebabı da bulunuyor)
Plevne tavuğu (Arpa şehriye katılarak yapılan bir tavuk yemeği. Oldukça meşhur)
Kyufte (Bence açıklama istemiyor)
Kyopolou (Köpoğlu salatası)

Shopska (Benim favorim. Salatalık , domates, közlenmiş biber, soğan, rendelenmiş beyaz peynir ile yapılıyor. Bulgaristan'ın ve hatta balkanların meşhur salatası) Snezhanka (Yoğurda salatalık, sarımsak, yağ, dereotu karıştırılarak yapılan bir tür salata) Fnuyki (Tatlı olarak favorim. Rulo şeklindeki hamurun içine puding koyuyorlar ve üstünde ceviz parçaları) İçeçek olarak ülke genelinde en yaygın içki Rakia (rakı), fakat Bulgar birası Stolichno da tercih ediliyor elbette. Alkolsüz içecek isterseniz kahve ve meyve suları dışında yine tanıdık tatlar ayran ve boza bulmanız mümkün.

Yapmadan Dönme
Vitosha caddesinde yürüyüş yapmadan Banyabaşı camiini ziyaret etmeden Alexander Nevski katedralinin karşısında kurulan antika pazarından alışveriş yapmadan Şehri çevreleyen parklardan birinde günün yorgunluğunu atmadan Sofya gece hayatını görmeden Bulgar yemeklerinin lezzetini tatmadan dönmemeniz gerekir

Sizler de ucuz avrupa turu yapmak, Balkan'ların bu güzel kentini gezmek, eski çağların mimarisi içinde geçmişe yolculuk yapmak isterseniz, Avrupa Rüyası tarafından düzenlenen otobüsle avrupa turu organizasyona katılabilir, bu büyülü dünyayı keşfedebilirsiniz.

 

SOFYA'DA BİR RÜYA "BOYANA KİLİSESİ"
Geçtiğimiz Kurban bayramında yurt dışı uçak bileti fiyatlarının fazla olması nedeniyle daha ucuz avrupa turları arayışımız başladı. Yurtdışı turlar konusunda uzman birkaç eşe dosta danıştıktan sonra Avrupa Rüyası ile otobüsle avrupa turunu bize önerdiler. Araştırdık ve kararımızı verdik. Avrupa Rüyası'nın organizasyonuna kayıt yaptırdık ve Avrupa Rüyası düştük yollara. İstanbul'dan atladık Avrupa Rüyası otobüsümüze ve yolculuk başladı. Kapıkule'ye rahat ulaşıyoruz. Sınır kapısında hızlı bir aramadan geçip Bulgaristan'a giriş yapmamızla beraber uyku çöküyor ve Sofya'ya varışımızla uyanıyoruz. Bulgaristan'ın başkenti Sofya bizi adeta büyülüyor. Sanat tarihi öğrencisi olduğumdan Avrupa mimarisi ve doğu bloğu ülkeleri her zaman ilgimi çekmiştir. Şehrin nüfusu yaklaşık 1,2 milyon kadar ve bize de çok kalabalık bir şehir gibi gelmiyor. Bu yüzden rahat rahat caddelerini çarşılarını geziyoruz. Sofya gezimizi başka bir yazımda detaylı anlatacağım ama beni büyüleyen bir yeri anlatmak için ayrıca bir yazı yazmak istedim.

Boyana Kilisesi
Sofya'nın 8 km güney batısında, Vitoşa dağı eteklerinde yer alan Boyana Kilisesi, farklı dönemlerde inşa edilen üç yapıyı içeren bir dini kompleks özelliği taşıyor. 1979 yılında UNESCO Dünya Mirası listesine giren bu kilisede beni en çok etkileyen şey iç duvarlara işlenmiş ve hala canlı kalabilmiş freskler oluyor. Etraftan edindiğimiz bilgilere göre buradaki freskler en iyi muhafaza edilmiş Doğu Avrupa ortaçağ eserlerinden. Benim de derslerde öğrendiğim kadarıyla buradaki freskler daha sonra sanat okulları için de ilham kaynağı olmuştur. Kilisenin duvarlarına işlenmiş 80 sahne ve 240 insan figürü var. Fresklerin sanatçılarını sorduğumda kesin bir bilgi alamıyorum ama restorasyon çalışmaları sırasında fresklerin birinde "1. Vasiliy" adında bir imza keşfedilmiş. Ortodoks inancına göre bu tarz resimleri yapanların kimliğinin gizli kalması gerektiğini söylüyorlar. Tarihçesi ve Mimarisi Kilise, üç aşamada inşa edilmiş. Doğu kanadı 10.yüzyıl sonu, 11. yüzyıl başında; ona bitişik olan, dışı seramik kaplı iki katlı kilise yapısı 13. yüzyıl ortasında ve kilisenin batıya doğru genişletilmesi ile oluşan üçüncü kısım 19. yüzyıl ortasında yapılmış. İlk olarak yapılan alan başlangıçta bir tapınak olarak tasarlanmış ve haça benzeyen, çaprazlama mimarisine benzer şekilde planlanmış. Bu ilk bölüm Aziz Nikola’ya adanmış tek apsisli küçük bir şapel olarak inşa edilmiş. Daha sonraki yıllarda İkinci Bulgar İmparatorluğu zamanında (13.yy) Desislava'nın emriyle batı duvarına iki katlı yeni bir kilise inşa edilmiş. Dış cephesi seramiklerle süslü bu yapıdan içerdeki eski kiliseye geçiş yapabilmek mümkün. Bir rivayete göre, bu freskin ustası Kaloyan’ın eşi Desislava’ya aşık olmuş. Gerçekten de Desislava’nın güzelliği ve kadınsı yumuşaklığı göze çarpıyor ve görenleri etkiliyor. Tamamı tuğladan yapılan bu kilise bence en mükemmel ve eksiksiz Doğu Avrupa Ortaçağ sanat eseri olarak korunmuş ve günümüze kadar ulaşmış. Sanat eserlerine özel ilgim olduğundan beni son derecede etkileyen bu kiliseden ayrılmak istemesem de bu güzelliği ardımda bırakıp tekrar Sofya şehir merkezine dönüyoruz. Sizlerin de yolu Bulgaristan'a düşer Sofya'nın güzelliğini görmek isterseniz bizim gibi otobüsle seyahat edebilirsiniz. Ucuz Avrupa turu yapmak isteyenlere Avrupa Rüyası tavsiyemizdir.

4010+ kez okundu.

Avrupa Rüyası’ndan İlk Sen Haberdar Ol!

Yeni turlar, özel fırsatlar ve ilham verici seyahat içerikleri için e-posta listemize katıl!

85 ülke, 220 şehir

gezisi gerçekleştirdik.

15 bin gezgin ile Avrupa’yı keşfettik.

20 bin

gezgin ile Avrupa’yı keşfettik.

5.63 milyon

KM yol katettik.

7/24 Destek Hattı

8B+

4.8 değerlendirme

Merak Ettikleriniz

Yardım Merkezi

Avrupa Rüyası ile ekonomik bir şekilde tek seferde birçok ülkeyi keşfedin! Ekstra tur ücreti yok, tüm geziler fiyata dahil. Profesyonel kokartlı rehberler, konforlu oteller ve benzersiz rotalar ile Avrupa’yı en keyifli şekilde yaşayın. 

Tur sayfasındaki “Başvuru Yap” formunu doldurun ve seyahat sözleşmesini onaylayın. İlk taksiti ödediğinizde kaydınız tamamlanır ve Avrupa Rüyası’yla yolculuğunuz başlar!

Hayır, ödemezsiniz. Avrupa Rüyası’nda tek başına katıldığınızda 1000 Euro’ya varan single farkı uygulanmaz. Sizi, mesleğinize ve yaşınıza uygun bir katılımcı ile eşleştiririz; böylece ek ücret ödemeden konforlu bir şekilde seyahat edebilirsiniz. 

Hayır, ödemezsiniz. Avrupa Rüyası, “tüm ekstra turlar dahil” anlayışıyla hareket eder ve sizden hiçbir ekstra tur ücreti talep etmez. Turlarımızdaki tüm ekstra geziler katılımcılarımıza hediye olarak dahildir.

Avrupa Rüyası, herkesin Avrupa’yı keşfedebilmesi için ekonomik turlar sunar. Tüm rotalarımız, katılımcıların en uygun maliyetle en fazla deneyimi yaşaması hedefiyle hazırlanır. Tur ücretleri; toplam tur süresi, konaklama sayısı, gezilen şehirler ve sezona göre değişiklik gösterebilir. Kısacası, Avrupa Rüyası ile en uygun fiyatla Avrupa’yı gezmek mümkün!

Hayır, gerekmiyor. Avrupa Rüyası turlarında yabancı dil bilme şartı yoktur. Tur boyunca yabancı dil bilen profesyonel kokartlı rehberlerimiz size her şehirde eşlik eder ve ihtiyaç duyduğunuzda yardımcı olur. Günlük ifadeleri bilmeniz gezinizde kolaylık sağlar, ancak bilmeseniz de hiç sorun değil rehberlerimiz her adımda yanınızda! 

Avrupa Rüyası turlarındaki tüm zaman planlamaları, uzman operasyon birimimiz tarafından önceden test edilip en verimli şekilde hazırlanmıştır. Her şehirde geçirilen süre; şehrin büyüklüğü, popülerliği ve görülmesi gereken yerlerin yoğunluğuna göre belirlenir. Böylece zamanınızı en iyi şekilde değerlendirir, her sabah yeni bir şehirde uyanmanın keyfini yaşarsınız.

Kesinlikle hayır! Avrupa Rüyası turları sıcak ve samimi bir aile ortamında gerçekleşir. Tek başına katılsanız bile kısa sürede yeni arkadaşlıklar kurar, birlikte keşfetmenin keyfini yaşarsınız. Ayrıca size yaşınıza ve profilinize uygun bir oda ve koltuk arkadaşı eşleştirilir. Yani bu yolculukta asla yalnız kalmazsınız!

Avrupa Rüyası turlarında şehirleri profesyonel kokartlı rehberlerimizle gezersiniz. Her şehre varmadan önce otobüste bilgilendirme yapılır, ardından rehber eşliğinde şehir turu gerçekleştirilir. Tarihi yerleri gezer, rehberimizden öneriler alır ve sonrasında verilen serbest zamanda şehri kendi temponuzda deneyimleyebilirsiniz. 

Avrupa Rüyası turlarında her katılımcı 1 orta boy valiz ve 1 sırt çantası getirebilir. Otobüslerde bagaj alanı sınırlı olduğu için büyük boy valizler kabul edilmez. Uçaklı turlarda valiz kilo sınırı, tur öncesinde yol danışmanları tarafından paylaşılır. Tur öncesi size gönderilecek “Bilin İstedik” listesinde, valizinizde bulunması gereken eşyalar detaylı olarak yer alır. Gündüz otobüste ihtiyaç duyabileceğiniz eşyaları sırt çantanıza almayı unutmayın.

Avrupa Rüyası turlarında ekstra tur ücreti alınmaz, bu nedenle harcamalar tamamen kişisel tercihlere bağlıdır. Yemek, alışveriş ve kişisel ihtiyaçlar için 1 haftalık turlarda ortalama 600–700 Euro, 10 günlük turlarda ise 1000 Euro civarı cep harçlığı yeterlidir. Tur öncesinde yol danışmanlarımız size, yanınıza almanız gerekenleri içeren “Bilin İstedik” listesini iletecektir. Yurtdışında nakit Euro veya uluslararası geçerli kredi kartlarıyla da harcama yapabilirsiniz. 

Güvenli Ödeme Altyapısı

Güvenli, 3D destekli online ödeme sistemi

Esnek Ödeme Seçenekleri

Bütçene uygun ödeme planı ile hayalindeki tura çık.

7/24 Destek Hattı

Seyahat öncesi ve sırasında bize dilediğiniz an ulaşabilirsiniz.

Tur Öncesi Hazırlık Rehberi

Vize süreci, valiz listesi, önemli ipuçları ve daha fazlası.

Avrupa Rüyası Güvencesi

Bugüne kadar 19.000’den fazla gezginle Avrupa’yı keşfettik.

Esnek Tarihler

Planlar değişebilir, biz daima buradayız.