85 ülke, 220 şehir
gezisi gerçekleştirdik.
Endonezya’nın binlerce adası arasında parlayan en değerli mücevher şüphesiz Bali’dir. Ancak Bali dendiğinde akla sadece sörf dalgaları ve beyaz kumsallar gelmemelidir. Adanın ruhunu hissetmek, yeşilin bin bir tonuna şahit olmak ve tütsü kokuları arasında kaybolmak isteyenlerin asıl adresi Ubud’dur. Burası, zamanın biraz daha yavaş aktığı, doğanın ve inancın iç içe geçtiği mistik bir sığınaktır. Bir Bali tatili planlayan herkesin yolu, er ya da geç bu yemyeşil kasabaya düşer. Sanatın, kültürün ve maneviyatın merkezi olan Ubud, ziyaretçilerine sadece bir tatil değil, aynı zamanda bir içsel yolculuk vaat eder. Ubud gezi rehberi bu şehri gezmeden önce sizi bilgilendirecektir.
Ubud, sıradan bir turistik destinasyonun çok ötesinde bir atmosfere sahiptir. Sokaklarında yürürken her köşede karşınıza çıkan küçük sunaklar, yerel halkın güler yüzü ve arka planda duyulan geleneksel Gamelan müziği, insanı hemen etkisi altına alır. Ubud Bali bölgesinin kültürel başkenti olarak kabul edilir. Burada modern dünya ile geleneksel yaşam öylesine dengeli bir şekilde harmanlanmıştır ki, lüks bir kafede kahvenizi içerken hemen yan taraftaki tapınakta gerçekleşen bir seremoniyi izleyebilirsiniz. Bu bölge, Bali ruhani turizm kavramının dünya çapındaki merkezlerinden biridir. İnsanlar buraya sadece gezmek için değil, arınmak, yenilenmek ve kendilerini bulmak için gelirler. Elizabeth Gilbert’ın Ye, Dua Et, Sev kitabıyla popülaritesi artmış olsa da Ubud’un kökleri çok daha derinlere, yüzyıllar öncesine dayanan şifacılık ve meditasyon geleneklerine uzanır. Dolayısıyla Ubud Bali gezisi, görsel bir şölenden çok daha fazlasını, ruhsal bir doyumu ifade eder.
Ubud’un en ikonik manzaralarından bahsedildiğinde akla ilk gelen görüntü, basamak basamak gökyüzüne uzanan zümrüt yeşili pirinç tarlalarıdır. Pirinç terasları Ubud coğrafyasının en belirgin karakteristiğidir ve UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alan Subak sulama sisteminin mühendislik harikası örnekleridir. Bu teraslar sadece tarımsal bir alan değil, aynı zamanda doğa ile insanın uyumlu işbirliğinin bir kanıtıdır. Özellikle Tegallalang pirinç terasları, fotoğrafçıların ve doğa tutkunlarının vazgeçilmez durağıdır. Sabahın erken saatlerinde, güneş ışınları palmiye ağaçlarının arasından süzülüp çeltiklerin üzerindeki çiğ damlalarını parlattığında ortaya çıkan manzara nefes kesicidir. Tegallalang Bali bölgesinin en çok ziyaret edilen noktalarından biri olduğu için kalabalıktan kaçınmak adına gün doğumunda gitmek en iyi seçenektir. Terasların arasında yürümek, yerel çiftçilerin çalışmasını izlemek ve doğanın o canlı yeşilini hissetmek, şehir hayatının stresini bir anda silip atar.

Ubud’un merkezine çok yakın bir konumda bulunan ve kasabanın en popüler duraklarından biri olan Sacred Monkey Forest Sanctuary, doğa ve inancın birleştiği bir başka noktadır. Burası sadece maymunların yaşadığı bir orman değil, aynı zamanda içinde üç kutsal tapınağın bulunduğu ruhani bir komplekstir. Dev banyan ağaçlarının kökleri tapınak duvarlarını sarmış, yosun tutmuş heykeller ormanın derinliklerinde gizemli bir hava yaratmıştır. Halk arasında Bali maymun ormanı olarak da bilinen bu bölgede, yüzlerce uzun kuyruklu makak maymunu özgürce dolaşır. Ziyaretçiler için oldukça eğlenceli anlar yaşatan bu maymunlar, aynı zamanda bölgenin koruyucuları olarak kabul edilir. Ormanın içinde yürürken, doğanın vahşi yüzüyle kutsal alanların huzurunun nasıl iç içe geçtiğine şahit olursunuz. Ancak maymunların oldukça zeki ve bazen de yaramaz olduklarını unutmamak, gözlük ve şapka gibi eşyalara dikkat etmek gerekir.
Bali’deki inanç sistemini anlamak için suyun kutsallığını kavramak gerekir. Tirta Empul tapınağı, adanın en kutsal su tapınağı olarak bilinir ve kutsal kaynak suyu anlamına gelir. Efsaneye göre tanrı Indra tarafından yaratılan bu kaynak, şifalı özelliklere sahiptir. Yerel halk ve turistler, tapınağın havuzlarına girerek geleneksel arınma ritüelini gerçekleştirirler. Bu ritüel, Bali kültürel tur deneyiminin zirve noktalarından biridir. Soğuk kaynak suyunun altına girip dua ederek, zihinsel ve ruhsal kirlerden arınıldığına inanılır. Tütsülerin kokusu, suyun sesi ve dua eden insanların yarattığı huşu dolu ortam, ziyaretçilere unutulmaz bir manevi deneyim yaşatır. Ubud tapınakları gezisi listesinde Tirta Empul, mutlaka en üst sıralarda yer almalıdır çünkü burası sadece tarihi bir yapı değil, yaşayan bir kültürün kalbidir.
Ubud’un biraz kuzeyinde, Pakerisan Nehri vadisinin derinliklerinde saklanan Gunung Kawi tapınağı, Bali’nin en etkileyici arkeolojik alanlarından biridir. Yemyeşil bir vadinin içine inen yüzlerce basamağı aştıktan sonra, 7 metre yüksekliğinde kayalara oyulmuş devasa mabetler sizi karşılar. 11. yüzyıldan kalma bu anıtlar, Kral Anak Wungsu ve eşlerine adanmıştır. Burası, diğer Ubud tapınakları ile kıyaslandığında çok daha sessiz ve görkemli bir atmosfere sahiptir. Nehrin şırıltısı ve çevredeki pirinç tarlalarının huzuru, antik taş oymaların ihtişamıyla birleşir. Gunung Kawi, Ubud gezilecek yerler listesinde tarihi derinliği en fazla hissedebileceğiniz yerlerden biridir. Vadinin mistik havası, ziyaretçileri adeta zaman yolculuğuna çıkarır.

Ubud merkezli konaklamalarda günübirlik ulaşılabilen ve Bali hinduizminin kalbi sayılan Besakih tapınağı, Agung Dağı’nın yamaçlarında yer alır. Ana Tapınak olarak adlandırılan bu devasa kompleks, adadaki en büyük ve en kutsal tapınaktır. Volkanik Agung Dağı’nın eteklerinde, bulutların arasında yükselen bu yapı, Bali’nin ruhani hiyerarşisinin zirvesidir. Besakih, tek bir tapınak değil, 23 farklı tapınağın birleşiminden oluşan bir komplekstir. Bali gezisi sırasında burayı ziyaret etmek, adanın inanç dünyasının büyüklüğünü anlamak açısından kritiktir. Özellikle büyük seremonilerin yapıldığı günlerde, beyaz kıyafetler giymiş binlerce Balilinin tapınağa akın etmesi, görsel açıdan büyüleyicidir. Bu kutsal mekan, Bali kültürel turizm açısından en önemli duraklardan biridir.
Ubud’un bu derinlikli kültürünü, karmaşık tapınak ritüellerini ve gizli kalmış doğal güzelliklerini keşfetmek, kusursuz bir planlama gerektirir. Bireysel gezilerde ulaşım zorlukları veya dil bariyeri gibi detaylar, bu manevi atmosferin tadını çıkarmanızı engelleyebilir. Tam bu noktada, Avrupa Rüyası olarak biz devreye giriyoruz. Yılların verdiği tecrübe ve bölgeye hakim uzman rehberlerimizle, Bali’nin sadece turistik yüzünü değil, gerçek ruhunu da misafirlerimize hissettiriyoruz. Siz sadece anın tadını çıkarırken, tüm lojistik detaylar profesyonel ekibimiz tarafından yönetiliyor.
Ubud’un merkezinden sadece birkaç dakika uzaklıkta olmasına rağmen, sizi tamamen farklı bir dünyaya götüren Campuhan Ridge Walk, Bali doğal güzellikleri arasında özel bir yere sahiptir. İki nehir arasındaki sırt boyunca uzanan bu yürüyüş yolu, palmiye ağaçları ve fil otları arasında kıvrılarak ilerler. Özellikle gün doğumu veya gün batımında yapılan yürüyüşler, muazzam bir vadi manzarası sunar. Burası, Bali yürüyüş parkurları içinde en erişilebilir ve en manzaralı olanıdır. Motor gürültüsünden uzak, sadece kuş sesleri ve rüzgarın eşlik ettiği bu yürüyüş, doğayla baş başa kalmak isteyenler için idealdir. Yol boyunca karşılaşacağınız küçük sanat galerileri ve kafeler, mola verip manzaranın tadını çıkarmanız için harika fırsatlar sunar. Bu yürüyüş rotası, Bali doğa turları kapsamında değerlendirilebilecek, yorucu olmayan ama ruhu dinlendiren bir aktivitedir.
Dünyanın dört bir yanından gelen yoga eğitmenleri, şifacılar ve arayış içindeki gezginler, Ubud’u küresel bir wellness merkezi haline getirmiştir. Bali yoga merkezleri, pirinç tarlalarına bakan açık hava stüdyolarıyla benzersiz bir deneyim sunar. Sadece fiziksel bir egzersiz değil, bütünsel bir iyileşme süreci vaat eden bu merkezlerde, her seviyeye uygun dersler bulmak mümkündür. Bir Bali yoga tatili, modern insanın stresli yaşamına verilmiş en güzel moladır. Sabahın erken saatlerinde yapılan Bali meditasyon seansları, zihni berraklaştırır ve iç huzuru sağlar. Sesle şifa, ekstatik dans ve nefes terapileri gibi alternatif yöntemler de Ubud’da oldukça yaygındır. Bu ruhani atmosfer, Ubud Bali deneyiminin ayrılmaz bir parçasıdır ve kişinin kendi içine dönmesi için mükemmel bir zemin hazırlar.

Ubud, sadece tapınakları ve doğasıyla değil, aynı zamanda canlı çarşıları ve gastronomi sahnesiyle de ünlüdür. Ubud turistik yerler arasında sayılan Ubud Pazarı, el yapımı hasır çantalar, ahşap oymalar, batik kumaşlar ve gümüş takılarla doludur. Pazarlık yapmanın bir gelenek olduğu bu çarşıda, yerel zanaatkarların el emeği ürünlerini bulabilirsiniz. Gastronomi tarafında ise Ubud, sağlıklı beslenmenin başkentidir. Organik kafeler, vegan restoranlar ve farm-to-table konseptli mekanlar her köşe başında karşınıza çıkar. Geleneksel Bali mutfağının lezzetli örneklerini tadabileceğiniz yerel warunglar da oldukça popülerdir. Ubud gezisi rehberi oluştururken, mutlaka Babi Guling veya Bebek Betutu gibi yerel lezzetleri not etmelisiniz. Bu lezzet durakları, kapsamlı bir Bali Ubud turu deneyiminin lezzetli tamamlayıcılarıdır.
Ubud’u gezmek için en az 3-4 gün ayırmak gerekir. Ancak zamanı kısıtlı olanlar için iyi planlanmış bir Ubud Bali gezi rehberi hayat kurtarıcıdır. İdeal bir gün, sabahın erken saatlerinde pirinç teraslarında başlar, ardından serinlikte tapınak ziyaretleri ile devam eder. Öğle saatlerinde bir organik kafede mola verip öğleden sonrayı maymun ormanına veya sanat galerilerine ayırmak mantıklıdır. Ubud gezilecek yerler listesi oldukça kabarıktır. Sarawasti Tapınağı’ndaki nilüfer havuzunu fotoğraflamak, Campuhan yolunda yürümek, Goa Gajah Fil Mağarası)tapınağını görmek gibi seçenekler rotaya eklenebilir. Her bir nokta, Ubud turistik yerler arasında farklı bir hikaye anlatır. Bu çeşitlilik, Bali gezisi yapan herkesin kendi ilgi alanına göre bir şeyler bulmasını sağlar.
Ubud, Bali’nin coğrafi olarak merkezinde olmasa da, kültürel ve ruhsal anlamda kesinlikle kalbidir. Kuta veya Seminyak’ın hareketli gece hayatının aksine, Ubud dinginliği ve derinliği temsil eder. Ubud tatili, denize girmekten çok kültüre dalmak anlamına gelir. Burası, sanatçıların ilham aldığı, yazarların kitaplarını yazdığı ve gezginlerin huzur bulduğu yerdir. Bu bölge, Bali kültürel turizm anlayışının en saf halini yansıtır. Geleneksel dans gösterileri, akşamları tapınak avlularında sergilenir. Kecak dansının ritmik sesi, Ubud gecelerinin fon müziğidir. Dolayısıyla eksiksiz bir Bali Ubud turu, sadece gündüz gezilerini değil, akşamüzeri gerçekleşen bu kültürel şölenleri de kapsamalıdır. Ubud Bali gezisi planlayanlar, bu ritüellerin büyüleyici atmosferine mutlaka tanık olmalıdır.
Bali’nin sonsuz yeşilliklerini, mistik tapınaklarını ve ruhani derinliğini keşfetmek bir rüya gibi görünse de bu rüyayı gerçeğe dönüştürmek sandığınızdan çok daha kolay. Avrupa Rüyası, sınırları aşan vizyonuyla, egzotik rotalarda da gezginlere benzersiz deneyimler sunmaya devam ediyor. Bu kadar karmaşık bir kültürü ve coğrafyayı nasıl en verimli şekilde gezebilirim sorusunun cevabı, Avrupa Rüyasının titizlikle hazırladığı rotalarda saklıdır. Ubud Bali gezi rehberi niteliğindeki turlarımızda, sadece popüler noktaları değil, yerel yaşamın gizli kalmış hazinelerini de keşfediyoruz. Ulaşım planlamasından konaklamaya, profesyonel rehberlik hizmetinden en özel deneyimlere kadar her detay Avrupa Rüyası kalitesiyle düşünülmüştür. Siz pirinç teraslarında o eşsiz fotoğrafı çekerken veya tapınakların huzurlu atmosferinde kaybolurken, biz arka planda tüm organizasyonu sizin için kusursuzca yönetiyoruz. Bali’nin o büyüleyici ruhunu, yorucu planlama süreçleriyle uğraşmadan, konfor ve güven içinde yaşamak istiyorsanız, doğru adrestesiniz. Bizimle çıkacağınız bu yolculukta, Bali sadece gezilip görülen bir yer değil, kalbinizde iz bırakan unutulmaz bir anıya dönüşecektir. Hayallerinizdeki Bali tatilini ertelemeyin. Avrupa Rüyası ile yola çıkın ve dünyanın bu cennet köşesini bizim farkımızla keşfedin.
4020+ kez okundu.Yeni turlar, özel fırsatlar ve ilham verici seyahat içerikleri için e-posta listemize katıl!
gezisi gerçekleştirdik.
gezgin ile Avrupa’yı keşfettik.
KM yol katettik.
4.8 değerlendirme
Avrupa Rüyası ile ekonomik bir şekilde tek seferde birçok ülkeyi keşfedin! Ekstra tur ücreti yok, tüm geziler fiyata dahil. Profesyonel kokartlı rehberler, konforlu oteller ve benzersiz rotalar ile Avrupa’yı en keyifli şekilde yaşayın.
Tur sayfasındaki “Başvuru Yap” formunu doldurun ve seyahat sözleşmesini onaylayın. İlk taksiti ödediğinizde kaydınız tamamlanır ve Avrupa Rüyası’yla yolculuğunuz başlar!
Hayır, ödemezsiniz. Avrupa Rüyası’nda tek başına katıldığınızda 1000 Euro’ya varan single farkı uygulanmaz. Sizi, mesleğinize ve yaşınıza uygun bir katılımcı ile eşleştiririz; böylece ek ücret ödemeden konforlu bir şekilde seyahat edebilirsiniz.
Hayır, ödemezsiniz. Avrupa Rüyası, “tüm ekstra turlar dahil” anlayışıyla hareket eder ve sizden hiçbir ekstra tur ücreti talep etmez. Turlarımızdaki tüm ekstra geziler katılımcılarımıza hediye olarak dahildir.
Avrupa Rüyası, herkesin Avrupa’yı keşfedebilmesi için ekonomik turlar sunar. Tüm rotalarımız, katılımcıların en uygun maliyetle en fazla deneyimi yaşaması hedefiyle hazırlanır. Tur ücretleri; toplam tur süresi, konaklama sayısı, gezilen şehirler ve sezona göre değişiklik gösterebilir. Kısacası, Avrupa Rüyası ile en uygun fiyatla Avrupa’yı gezmek mümkün!
Hayır, gerekmiyor. Avrupa Rüyası turlarında yabancı dil bilme şartı yoktur. Tur boyunca yabancı dil bilen profesyonel kokartlı rehberlerimiz size her şehirde eşlik eder ve ihtiyaç duyduğunuzda yardımcı olur. Günlük ifadeleri bilmeniz gezinizde kolaylık sağlar, ancak bilmeseniz de hiç sorun değil rehberlerimiz her adımda yanınızda!
Avrupa Rüyası turlarındaki tüm zaman planlamaları, uzman operasyon birimimiz tarafından önceden test edilip en verimli şekilde hazırlanmıştır. Her şehirde geçirilen süre; şehrin büyüklüğü, popülerliği ve görülmesi gereken yerlerin yoğunluğuna göre belirlenir. Böylece zamanınızı en iyi şekilde değerlendirir, her sabah yeni bir şehirde uyanmanın keyfini yaşarsınız.
Kesinlikle hayır! Avrupa Rüyası turları sıcak ve samimi bir aile ortamında gerçekleşir. Tek başına katılsanız bile kısa sürede yeni arkadaşlıklar kurar, birlikte keşfetmenin keyfini yaşarsınız. Ayrıca size yaşınıza ve profilinize uygun bir oda ve koltuk arkadaşı eşleştirilir. Yani bu yolculukta asla yalnız kalmazsınız!
Avrupa Rüyası turlarında şehirleri profesyonel kokartlı rehberlerimizle gezersiniz. Her şehre varmadan önce otobüste bilgilendirme yapılır, ardından rehber eşliğinde şehir turu gerçekleştirilir. Tarihi yerleri gezer, rehberimizden öneriler alır ve sonrasında verilen serbest zamanda şehri kendi temponuzda deneyimleyebilirsiniz.
Avrupa Rüyası turlarında her katılımcı 1 orta boy valiz ve 1 sırt çantası getirebilir. Otobüslerde bagaj alanı sınırlı olduğu için büyük boy valizler kabul edilmez. Uçaklı turlarda valiz kilo sınırı, tur öncesinde yol danışmanları tarafından paylaşılır. Tur öncesi size gönderilecek “Bilin İstedik” listesinde, valizinizde bulunması gereken eşyalar detaylı olarak yer alır. Gündüz otobüste ihtiyaç duyabileceğiniz eşyaları sırt çantanıza almayı unutmayın.
Avrupa Rüyası turlarında ekstra tur ücreti alınmaz, bu nedenle harcamalar tamamen kişisel tercihlere bağlıdır. Yemek, alışveriş ve kişisel ihtiyaçlar için 1 haftalık turlarda ortalama 600–700 Euro, 10 günlük turlarda ise 1000 Euro civarı cep harçlığı yeterlidir. Tur öncesinde yol danışmanlarımız size, yanınıza almanız gerekenleri içeren “Bilin İstedik” listesini iletecektir. Yurtdışında nakit Euro veya uluslararası geçerli kredi kartlarıyla da harcama yapabilirsiniz.
Güvenli, 3D destekli online ödeme sistemi
Bütçene uygun ödeme planı ile hayalindeki tura çık.
Seyahat öncesi ve sırasında bize dilediğiniz an ulaşabilirsiniz.
Vize süreci, valiz listesi, önemli ipuçları ve daha fazlası.
Bugüne kadar 19.000’den fazla gezginle Avrupa’yı keşfettik.
Planlar değişebilir, biz daima buradayız.