Bergamo Turu

Hiç zamanın durduğu bir şehre ışınlanmak istediniz mi? Arnavut kaldırımlarında yürürken adımlarınızın değil, yüzyılların sesini duyduğunuz, her köşe başında bir tarihin size göz kırptığı bir yere. İtalya'nın Lombardiya bölgesinde, Alp Dağları'nın eteklerine bir mücevher gibi kondurulmuş Bergamo, tam da böyle bir rüyanın adresidir. Burası, sadece taş ve tuğladan ibaret bir şehir değildir. İki ruhu, iki farklı zaman dilimini tek bir bedende yaşatan, yaşayan bir organizma. Bir yanda tepenin zirvesine kurulmuş, surlarla çevrili, zamanda donmuş gibi duran Città Alta, diğer yanda ise eteklerine yayılmış, modern, canlı ve enerjik Città Bassa. Bu eşsiz güzelliği ruhunuzun derinliklerinde hissetmenin, her anını bir keşif gibi yaşamanın en keyifli yolu ise özenle hazırlanmış Bergamo Turu ile mümkün oluyor. Bu turlar, sizi bir yerden bir yere koşturan bir turist olmaktan çıkarıp şehrin ritmine ayak uyduran bir gezgine dönüştürüyor.

·     İtalya denince akla ilk gelen şehirlerden biri olan Milano'nun o baş döndüren modası, enerjisi ve modern mimarisiyle Bergamo'nun sakin, neredeyse mistik atmosferini aynı seyahatte birleştirmek, bir elmanın iki farklı yarısını tatmak gibidir. 

·     Bu noktada bir Milano Bergamo Turu seçeneği, seyahat deneyiminize paha biçilmez bir derinlik katıyor. Milano'nun fütüristik gökdelenlerinin gölgesinden ayrılıp sadece bir saatlik bir tren yolculuğuyla kendinizi Venedik surlarının koruduğu Orta Çağ'dan kalma bir masalın içinde buluyorsunuz. 

·     Sabah saatlerinde Duomo di Milano'nun ihtişamına tanıklık edip öğleden sonra Bergamo'nun sessiz sokaklarında kaybolmak çok güzeldir.

·     Bu iki zıt karakterdeki şehri art arda deneyimlemek, İtalya'nın sadece Roma ve Floransa'dan ibaret olmadığını, her köşesinde bambaşka bir hikâye sakladığını anlamak için muhteşem bir fırsat sunuyor.

Peki ya bu tarihi dokuya bir de doğanın o nefes kesen cömertliğini eklemek isterseniz? O zaman rotanıza bir de Alplerin gölgesindeki yeryüzü cenneti Como Gölü'nü eklemelisiniz. Tarihin ve sanatın zenginliğini Bergamo'nun surları içinde ruhunuza işledikten sonra, kendinizi Como'nun lacivert sularının dinginliğine bırakmak. Bergamo Como Turu tam olarak bu hayali gerçeğe dönüştürüyor. Bir yanda daracık sokaklarda kaybolmanın keyfini sürerken diğer yanda göl kenarındaki aristokrat villaların arasından süzülen bir teknede Alplerin görkemli manzarasını izlemek, sadece bir gezi değil, adeta ruhu besleyen, ilham veren bir senfonidir. Bellagio'nun rengarenk sokaklarında gezinip Varenna'nın romantik atmosferinde bir kahve molası verdikten sonra Bergamo'nun tarihi dokusuna geri dönmek, bir seyahatten alınabilecek maksimum hazzı vadediyor.

Zamanın Durduğu Yer Città Alta’nın Büyüsü

Bergamo'nun asıl büyüsü, fünikülerle tırmanılan ve Città Alta olarak bilinen tarihi kalbinde atıyor. Fünikülerin sizi bıraktığı andan itibaren modern dünyayla bağınız kopuyor ve kendinizi bambaşka bir evrende buluyorsunuz. UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alan Venedik surları, şehri bir anne şefkatiyle sarmalıyor. Bu surların üzerinde yapacağınız bir yürüyüş, özellikle gün batımında, altınızda uzanan Po Ovası'nın ve modern şehrin ışıklarının manzarasıyla birleştiğinde, hafızanızdan silinmeyecek bir anıya dönüşüyor.

Yukarı Şehrin merkezi ise Piazza Vecchia. Burası, İtalya'nın en güzel meydanlarından biri olarak kabul ediliyor ve kesinlikle bu unvanı hak ediyor. Meydanın ortasındaki Contarini Çeşmesi'nin şırıltısı, etrafını çevreleyen Palazzo della Ragione ve Torre Civica gibi tarihi yapıların heybetiyle birleşerek adeta bir açık hava salonu atmosferi yaratıyor. Kuleye çıkarak şehrin panoramik manzarasına tanıklık etmek, bir Bergamo Turu deneyiminin olmazsa olmazlarından. Meydanın hemen arkasında ise bir mimari harikalar diyarı sizi bekliyor. Santa Maria Maggiore Bazilikası ve onun hemen bitişiğindeki, adeta bir dantel gibi işlenmiş mermer cephesiyle göz kamaştıran Colleoni Şapelidir. 

Bazilikanın içine adım attığınızda ise duvarları kaplayan devasa goblenler ve altın yaldızlı tavan süslemeleriyle kendinizi adeta bir mücevher kutusunun içinde hissedersiniz. Bu iki yapının detaylarında kaybolmak, sanatın ve inancın yüzyıllar içindeki yolculuğuna tanıklık etmek gibi. Her akşam saat tam 22:00'de, Şehir Kulesi'nin çanının tam 100 kez çalması ise eski zamanlarda şehir kapılarının kapandığını haber veren bir geleneğin devamı. Bu sese kulak vermek, şehrin yaşayan tarihiyle kurduğunuz bağı daha da güçlendiriyor.

İki Şehir, Tek Ruh Città Bassa ve Sanatın Zarafeti

Città Alta'nın Orta Çağ atmosferinden fünikülerle tekrar aşağıya, Città Bassa'ya indiğinizde ise Bergamo'nun modern ve dinamik yüzüyle karşılaşıyorsunuz. Geniş caddeleri, şık mağazaları, hareketli kafeleri ve Gaetano Donizetti'ye adanmış görkemli opera binasıyla burası, şehrin günlük yaşamının aktığı yer. Özellikle Via XX Settembre, alışveriş tutkunları için bir cazibe merkeziyken ara sokaklardaki yerel dükkanlar ve butikler, özgün hediyelikler arayanları bekliyor.

Ancak Città Bassa'nın sundukları bunlarla sınırlı değil. Burası aynı zamanda İtalya'nın en önemli sanat galerilerinden birine ev sahipliği yapıyor. Accademia Carrara. Raphael, Botticelli, Bellini gibi Rönesans ustalarının eserlerini barındıran bu galeri, sanatseverler için adeta bir vaha. Galerinin hemen karşısında ise modern ve çağdaş sanata adanmış GAMeC yer alıyor. Birbirine bu kadar yakın konumlanmış bu iki farklı sanat mabedi, Bergamo'nun geçmişle geleceği nasıl ustaca bir araya getirdiğinin en güzel kanıtı. İki şehir arasındaki bu kusursuz denge, Bergamo'yu tekdüzelikten kurtarıp ona eşsiz bir karakter kazandırıyor.

Bergamo Sofrasının Sırları

Bir şehri tanımanın en lezzetli yolu ise şüphesiz mutfağından geçer. Bergamo bu konuda da ziyaretçilerine cömert davranıyor. Bölgenin en meşhur yemeği Casoncelli alla Bergamasca adı verilen, etli ve özel baharatlı bir dolguyla hazırlanan bir tür ravioli. Üzerine gezdirilen eritilmiş tereyağı, adaçayı ve pancetta ile servis edilen bu lezzet, damaklarda unutulmaz bir iz bırakıyor. Bir diğer yerel yıldız ise Polentadır. Mısır unundan yapılan bu geleneksel yemeğin, özellikle peynirle zenginleştirilmiş Polenta Taragna versiyonu, soğuk bir günde içinizi ısıtacak türden. Bu lezzetleri tatmak için Città Alta'nın ara sokaklarındaki aile işletmesi, samimi bir trattoriaya oturmak, gezinizin en keyifli anlarından biri olacaktır.

Tatlıya geldiğimizde ise karşımıza yine polentadan ilham alan ama tamamen farklı bir lezzet çıkıyor Polenta e Osei. Badem ezmesi, çikolata ve romla doldurulmuş, üzeri sarı pandispanya ve şeker kristalleriyle kaplanmış, kuş şeklinde çikolatalarla süslenmiş ikonik bir kektir. Görüntüsüyle şaşırtan, tadıyla büyüleyen bu tatlı, Bergamo'ya özgü bir deneyimdir. 

Avrupa Rüyası ile Bergamo Turu

Avrupa Rüyası gibi, size sadece bir program sunmakla kalmayıp bir deneyim tasarlayan yol arkadaşları bu çizgiyi sizin için ortadan kaldırır. Firmamızın felsefesi, sizi o şehrin bir parçası yapmak, size Campanone'nin 100 vuruşunun hikayesini anlatmak, sizi en iyi casoncelli'yi yapan o küçük lokantaya götürmektir. Seyahatiniz bittiğinde geriye sadece fotoğraflar değil, Bergamo'nun surlarının fısıltısı, ruhunuza işleyen melodisi ve bir sonraki maceranız için içinizde uyanan o tatlı heyecan kalsın istiyorsanız belki de hayallerinizin rotasını bizimle birlikte çizmenin vaktidir.